Tabletin Ön Yüzü
1. Dönülmeyen diyara [1], (dönülmeyen) toprağa,
2. Sin’i n kızı İştar, kulaklarını (koydu.)
3. İrgal’in [2] ikametgahı olan karanlık ev,
4. O ev ki girilip çıkılamaz.
5. O yol ki gidişi dönüşsüzdür,
6. O eve girenler, ışıktan mahrumdur.
7. Oturacak yerleri tozdur ve gıdaları kildir,
8. Karanlık içinde oturur, ışığı görmezler.
9. Oradakiler, kuşlar gibi kanattan elbise giymişlerdir;
10. Kapı ve kapı sürgüsü üzerine toz yıkılmıştır.
11. İştar, dönülmeyen diyarın kapısına yaklaşınca.
12. Kapıdaki gözcüye şunları söyler:
13. “Ey kapıcı bana kapını aç,
14. Kapını aç ki ben gireyim.
15. Eğer açmazsan ve ben giremezsem,
16. Kapıyı zorlayacağı m ve kilidi sökeceğim.
17. Eşiği kıracağım, kapıları iteceğim,
18. Ölüleri yukarı çıkartacağım, canlıları yiyecekler,
19. Ölüler, dirilerden daha çoktur.”
20. Kapıcı, ağzını açıp konuştu ve,
21. Büyük İştar’a şunları söyledi:
22. “Hakimem, dur, bana lâf atma,
23. Gidip senin ismini cesur Ereşkigal’a bildireyim.”
24. Gözcü içeri girip Ereşkjigal’e (şöyle) söyler:
25. “Senin kız kardeşin İştar, buradadır (……),
26. EA’nın tatlı su okyanusunu bulaştıran ve büyük raks zillerini elinde tutan odur.
27. Ereşkigal, bunu işitince,
28. Yüzü kesilmiş Ilgın ağacı gibi sarardı,
29. Teknenin yanmış kenarı gibi karardı,
30. Aklına ne geldi içine ne doğdu?
31. “Ben bu suyu Anunnaki ile beraber içerim.
32. Yemek yerine toprak yerim, bira yerine bulanık su içerim.
33. Sevgililerini bırakan erkekler için mi ağlayayım,
34. Sevgilileri kucaklarından yağma edilen kızlar için mi ağlayayım,
35. Acizler ve zamanında doğmayan çocuklar için mi ağlayayım?
36. Git kapıcı ona kapını aç,
37. Ona eski nizamlara göre muamele yap.” dedi.
38. Kapıcı, gidip kapısını ona açtı,
39. “Gir sahibem, cehennem sana neşeli olsun,
40. Senin huzurunla dönülmeyen diyarın sarayı sevinsin.
41. Birinci kapıya gelince başının büyük tacını çıkarıp aldı .
42. “Kapıcı başımın tacını niçin aldın?”
43. “Gir sahibem, toprağın sahibesinin nizamları böyledir.”
44. İkinci kapıya gelince kulaklarının küpesini çıkarıp aldı .
45. “Ey kapıcı niçin kulaklarımın küpesini aldın?”
46. “Gir sahibem, toprağın sahibesinin nizamları böyledir.”
47. 3. kapıya gelince boynunun boncuklarını çıkarıp aldı
48. “Kapıcı, niçin boynumun boncuklarını çıkarıp aldın?”
49. “Gir sahibem, toprağın sahibesinin nizamları böyledir.”
50. 4. kapıda göğsünün kalkanını çıkarıp aldı
51. “Kapıcı, niçin göğsümün kalkanını aldın?”
52. “Gir sahibem, toprağın sahibesinin nizamları böyledir.”
53. Beşinci kapıda belinin doğum kemerini çıkarıp aldı.
54. “Kapıcı, ne için belimin kemerini çıkarıp aldın?”
55. “Gir sahibem, toprağın sahibesinin nizamları böyledir.”
56. Altıncı kapıda ellerinin ve ayaklarının bileziklerini çıkarıp aldı.
57. “Kapıcı, ne için bileziklerimi çıkarıp aldın?”
58. “Gir sahibem, toprağın sahibinin nizamları böyledir.”
59. Yedinci kapıda vücudunun utanma elbisesini çıkarıp aldı
60. “Kapıcı, ne için elbisemi çıkarıp aldın?”
61. “Gir sahibem, toprağın nizamları böyledir.”
62. İştar, uzaktan dönülmeyen diyara gelir gelmez,
63. Ereşkigal, onu karşısında görünce kızdı.
64. İştar, ona danışmaksızın üzerine “uşbi” [3] yaptı .
65. Ereşkigal, ağzını açıp konuştu.
66 ve veziri Namtar’a ş unları söyledi:
67. “Git Namtar (……) İştar,
68. Çık (……)
69. Gözlerine göz hastalığı
70. Kollarına kol hastalığı
71. Ayaklarına ayak hastalığı
72. Kalbine kalp hastalığı
73. Başına baş ağrısı
74. Vücudunun her yanına hastalık ver.”
75. Sahibe, İştar’ın arkasından (yer yüzünde)
76. Sığır, genç ineğin üstüne binmedi (……)
77. Bakire kız sokakta gebe kalmadı.
78. Erkek (……)
79. (……)
ARADA 13 – 14 SATIR KIRIKTIR
Tabletin Arka Yüzü
1. Pap-Sukallu [4], büyük tanrıların vezirinin başı önüne düştü.
2. Matem elbisesi giymiş, saçları darmadağınıktır.
3. Şamaş, babası Sin’in önüne gitmiş ağlıyor,
4. EA’nın önünde gözyaşı döküyordu.
5. İştar, yeraltına inip çıkmadı,
6. İştar, dönülmeyen diyara indiğinden beri,
7. Sığır, genç ineğin üstüne çıkmadı.
8. Dişi eşek, erkek eşekten gebe kalmadı,
9. Erkek, odasında yalnız yattı,
10. Kız da odasında yalnız kaldı .
11, EA, kendi zekası olarak ortaya bir fikir attı,
12 ve Azu-Şu-Namir isimli bir bayram rahibi [5] yarattı .
13. “Gel Azu-Şu-Namir, dönülmeyen diyarın kapısına kulağını koy,
14 ve o diyarın yedi kapısı senin önünde açılsın.
15. Ereşkigal, seni görsün ve sevinsin,
16. Kalbi sükünet bularak içi açılsın.
17. Büyük tanrılar, senin ismine yemin ettiler,
18. Başını doğrult, kulağını döndür.
19. Ey rahibe tulumun hayat suyu ile doludur.”
20. Ereşkigal, bunu işitince,
21. Bacaklarını dövdü, parmaklarını ısırdı .
22. “Ey AZU- ŞU-NAMIR, arzu edilmeyecek bir arzu olarak beni arzu ettin,
23. Gel seni lânetleyeyim, lânet büyüktür.
24. Şehrin sabahının yemeği, senin yemeğin olsun.
25. Şehrin testisi, senin içki kabın olsun,
26. Şehrin surunun gölgesi, durağın olsun.
27. Sarhoşlar ve susayanlar, yanağına tokat vursun.”
28. Ereşkigal, ağzını açıp veziri Namtar’a şunları söyledi:
29. “Git Namtar ebediyet sarayına vur,
30. Eşik taşını Aiaru ayında tezyin et.
31. Ey Anunnaki, altın tahta çık otur,
32. İştar’a hayat suyu serp ve alıp önüme getir.”
33. Namtar, ebediyet sarayına gidip vurdu.
34. Aiaru [6] ayında (eşik) taşını tezyin etti.
35. Anunnaki altın tahta çıkıp oturdu,
36. İştar’a hayat suyunu serpti ve alıp getirdi.
37. Birinci kapıdan çıkarken utanma elbisesini giydi,
38. İkinci kapıda ellerinin ve ayaklarının bileziklerini taktı,
39. 3. kapıda kuşağını takt ı,
40. 4. kapıda göğsüne kalkanını taktı,
41. Beşinci kapıda boynunun boncuklarını taktı,
42. Altıncı kapıda kulaklarına küpelerini taktı,
43. Yedinci kapıda başına tacını taktı.[8]
Kaynaklar ve Dipnotlar
[1] Bu tabirden cehennem kastedilmektedir.
[2] İRGAL: Yeraltı aleminin hâkimi, aynı zamanda veba tanrısıdır.
[3] Uşbi: Manası henüz meçhul.
[4] Pap-Sukallu: Baba vezir manasına gelen bu kelime, unvandan yapılmış bir isimdir. Apotropik yani kötülüğü uzaklaştırıcı mahiyetti vardır. Mesela saraylardaki sfenksler gibi. Pap-Sukallu figürleri hususi kutular içinde muhafaza edilir. Bu kasitler devrinde tanrı Labrat’ın bir isimdir.
[5] AZU-ŞU-NAMIR: Doğuşu parlaktır manasına gelen bir isim.
[6] Aiaru: Nisan ayının ismi.
[7] Muahhar Babillilerin garip bir adeti vardı, dualar insanların kalbinde bir fırsat zuhurunda yapılan dini tezahürler değil, daha çok kararlı bir rituel içinde yer bulur. Bu rituelin temizlik ve büyü büyük bir parçası sayılır. Bunun gibi duaların teknik ismi Sümerce Şu İlla (el açmak) dır. Bunlara refakat eden rituel, basit bir kurbandan başka bir şeyi ihtiva etmez. Mesela burada ucuz bir tütsü ve biraz tatlı bira kullanılır. Fakat bu dua için büyü, metinlerine has inşa tarzı kullanılır.
[8] Asis. Kadriye Tansug ve Özel İnanlı, “SÜMERLİNİN DÜNYA GÖRÜŞÜ VE BABİL EDEBİYAT1NA TOPLU BİR BAKIŞ”, dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/26/1233/14087.pdf