Sıradışı Evrenimizin Şimdiye Kadar Karşımıza Çıkardığı En İlginç 7 Şey

Evrenin oluşumundan bu yana yaklaşık 14 milyar yıl geçtiği tahmin ediliyor. Boyutlarının insanın hayal edebileceğinin çok çok üstünde olması, evrenin sadece keşfedebildiğimiz kısmında 400 milyardan fazla galaksi olması beraberinde birçok gizemi getiriyor. Evrende bugüne kadar sıra dışı birçok şey keşfedildi, biz de bunların en ilginç olanlarını derledik.

İşte uzayda bulunmuş en tuhaf 7 şey!

7. Elmas Gezegen (55 Cancri e)

54c0e1ce60feea0c2f304d42

30 Ağustos 2004 tarihinde keşfedilmiştir. Dünya’dan 40 ışık yılı uzakta olan gezegen, Dünya’nın yaklaşık 2 katı büyüklüğündedir. Gezegenin en önemli özelliği tamamen elmastan oluşmasıdır. Yüzey sıcaklığının yaklaşık 1600 °C olduğu tahmin edilmektedir. Çok hızlı döndüğü için bu gezegede 1 yıl sadece 18 saat sürmektedir. Bilim adamları gezegen hakkında şunları söylemiştir: “Baktığınızda kayalıklarla kaplı bir yüzey görüyorsunuz. Ancak kimyasal yapısı farklı. Su ve granit yerine elmasla kaplı.

6. Kaynar Buz Gezegeni (Gliese 436 b)

54c0e3960977abb03bbd6003

2004 yılında Dr.Paul Butler ve Geoffrey Marcy’nin başlarında bulundukları bir araştırma grubu tarafından keşfedilmiştir. Yüzey sıcaklığı 400 °C’den fazla olmasına rağmen, yer çekiminin çok kuvvetli olması çok büyük bir basınç yaratmaktadır. Bu basınç su buharının yüzeyde katılaşıp sıcak buz kütlesine dönüşmesine sebep olmaktadır. Bu sayede gezegenin yüzeyinde 400 °C’de kaynar buz kütleleri bulunmaktadır.

5. Karanlık Gezegen (Tres 2b)

54c0e5190977abb03bbd607e

 

TrES-2b bir güneş dışı gezegen olup güneş sistemimizden 750 ışık yılı uzakta bulunmaktadır. Bu gezegen 21 Ağustos 2006’da Kepler Uzay Aracı tarafından tespit edilmiştir. 2011 yılında bilinen en karanlık gezegen kabul edilmiştir. Bunun sebebi üzerine çarpan ışınların sadece %1 ini yansıtıp geri kalanını soğurmasıdır. Etrafında ışık kaynakları olmasına rağmen yüzeyi neredeyse zifiri karanlıktır.

4. Bilinen en büyük su kütlesi

54c0e651af5db65c3dcd2d58

Dünya’dan 12 ışık yılı uzakta olan su kütlesi 2011 yılında NASA’daki araştırmacılar tarafından keşfedildi.  Yapılan hesaplamalara göre; Dünya’nın bütün okyanuslarında bulunan toplam suyun 140 trilyon katı kadar su bulunduruyor. Buhar halindeki su kütlesini, kuasar olarak adlandırılan ve ortasında, büyük bir kara delik bulunan gök cismini sarıyor. Keşfi yapan ekiplerden birinin başkanı olan Bradford; yaptıkları bu keşfin, sanılanın aksine suyun evrende oldukça yaygın olduğunu ve hatta evrenin en erken zamanlarından beri var olduğunu gösterdiğini söyledi.

3. Dev alkol bulutları

54c0e9116e64b8054b9f8b95

Adeta halka açık bir bar olan  ‘Sagittarius B’ 2001 yılında keşfedildi. Yıldızlar arasında gaz ve toz bulutu olarak bulunan Sagittarius B milyarlarca litre alkol bulundurmaktadır.  Keşfi yapan ekipten Barry Turner, Sagittarius’ta buldukları alkolün oldukça önemli olduğunu, uzayda serbest halde bulunan karmaşık organik yapısının incelenmesinin birçok bilimsel araştırmaya faydalı olacağını söylüyor. Dev alkol bulutlarının tek kötü yanı Dünya’ya oldukça uzak olması, yaklaşık 26 bin ışık yılı kadar.

2. Bilinen en büyük yapı

54c0ed82f5c3960d403c5d57

Kuasar, evrenin uzak köşelerinde akıl almaz enerjilerle parlayan gök adalara verilen addır. Büyük kuasar grubu ise 73 adet kuasardan oluşan ve 4 milyar ışık yılı genişliğinde olduğu tahmin edilen bir yapıdır. Samanyolu Galaksisi’nin en az 40.000 katı olan bu yapı o kadar büyüktür ki günümüzde bilinen astronomi modelleri bu yapıyı tanımlamada yetersiz kalmaktadır.

1. Karanlık Madde ve Karanlık Enerji

54c0ef4427808f7f4d7e5be4

Evrende gözlemleyebildiğimiz bütün gök cisimleri,  gezegenler, yıldızlar, kuasarlar veya galaksiler evrenin yaklaşık olarak sadece %5’ini oluşturmaktadır. Geri kalan %95’lik kısmın; tadamadığımız, koklayamadığımız, duyamadığımız, dokunamadığımız, göremediğimiz kısacası 5 duyu organımızla algılayamadığımız karanlık madde ve karanlık enerjiden oluştuğu düşünülmektedir. Hakkında yok denilebilecek kadar az bilgiye sahip olduğumuz karanlık madde ve karanlık enerji gözlenemeseler de gözlemlenebilen cisimler üzerinde oluşturdukları çekim etkileri nedeniyle varsayılmaktadır. Bu yapılar bilinen fizik kurallarını ve astronomi teorilerini sarsabilecek sırlarla dolu olabilir.

Kaynak : https://www.youtube.com/watch?v=RZEJq3BzKyM

 

Yazar Hakkında |

1980 yılında Kocaeli'nde doğdum. Yaklaşık 13 yıldır tasarımla uğraşmaktayım. Çok küçük yaşlardan beri Uzay ve ötesine olan ilgim doğrultusunda, merakımı gidermek ve bilgi sahibi olmak amacıyla bu konular üzerine yıllardır araştırma yapmaktayım.

Start typing and press Enter to search