Bilim adamları geçtiğimiz günlerde , kromozomu %47 oranıyla saran gizemli bir kılıf benzeri yapı olduğunu keşfetti. Yapının kesin işlevi hala bilinememektedir.
Bilim adamları, hücrenin çekirdeğinin içinde, DNA moleküllerinin, kromozomlar oluşturmak için histonlar olarak adlandırılan proteinler etrafında özenle paketlendiğine inanıyorlardı. Yüzyılı aşkın bir süredir, kromozomların, her bir hücrenin çekirdeğinin içine yerleştirilmiş kromatin diye değinilen bir DNA ve histon proteinleri kompleksinden yapıldığına inanıyoruz. Kromatin, yaşamın yapı taşlarını içeren kromozomdaki maddedir: protein, RNA ve DNA.
Bununla birlikte, yeni bir çalışma, içerdiği 25.000 genden çok daha fazla kromozom olduğunu kanıtlamıştır.
Bilim adamları geçtiğimiz günlerde , kromozomu %47 oranıyla saran gizemli bir kılıf benzeri yapı olduğunu keşfetti. Araştırmacılar, hücre bölünmesinin kilit süreci sırasında kromozomları birbirinden izole tutabileceğini öne sürüyorlar.
“Kromozomları incelemek için geliştirdiğimiz görüntüleme tekniği gerçekten çığır açıyor. 46 insan kromozomunun yapısını ilk kez tanımlamak, neredeyse sadece 100 yıldır büyük ölçüde karşı konulamayan bir varsayım olan, neredeyse yalnızca kromatinden oluşan bir düşünceyi yeniden gözden geçirmemizi zorunlu kıldı ”diyor biyolog Daniel Booth .
Aslında, bilim adamlarının kromozomlar hakkında bildiği şeylerin çoğu, hücre bölünmesi sırasında gözlemlenerek bulunmuştur. Bununla birlikte, sadece belli koşullarda kromozomları gözlemleyebildiğimiz için, bilim adamları kromozomların neye benzediğini ve nihayetinde ne olduğuna dair tamamlanmamış bir resme erişmişlerdir.
Biyolojik Bilimler Yüksekokulu’ndan Profesör Bill Earnshaw,“ Artık kromozomların nasıl inşa edildiğini ve genetik materyalin diğer kalın tabakalarla kaplandığı için hücrelerin nasıl ayrıldıklarını yeniden düşünmemiz gerekiyor ”diyor.
Şu anda, önde gelen “teori”, bu “gizemli yapının”, mitoz olarak bilinen bir süreçte kromozomları birbirinden ayıran bir tür kılıf olarak hizmet ettiği gözükmektedir, ancak bu, henüz uzmanlarca kanıtlanmamıştır. Bu keşif, insanın yaşam ve yapı taşlarıyla ilgili çok sayıda soruyu gündeme getiriyor. Bu esrarengiz yapının aslında “modern” genetik yörüngemize insanları yerleştiren bir çeşit “yabancı madde” olması mümkün mü?
Ya bu gizli materyal henüz keşfedilmemiş başka bir role sahipse ne olur?